Avrupa’nın bilişim alanındaki talepleri artarken Radore Veri Merkezi, Türkiye’nin en çok ihracat yapanları listesinde yer aldı.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı Araştırması sonuçlarını açıkladı. Araştırmaya göre hizmet ihracatı gerçekleştiren ilk 500 şirket arasında yer alan Radore Veri Merkezi, bilişim kategorisinde ise ilk 30 arasında yer almayı başardı.
Radore’nin sunduğu katma değerli hizmetlerle bölgede önemli bir oyuncu olma hedefiyle yoluna devam ettiğini belirten Radore Genel Müdürü Sadi Abalı, “Türkiye’nin kalkınması için gereken katma değerli bilişim hizmetlerinin gelişimine katkı sağlamak üzere çalışıyoruz. Bu süreçte 2 yıl üst üste yüzde 40 büyüme elde ettik. 2018’de büyüme oranının yanında ürün ve hizmet geliştirme konusunda da aynı hızda devam etmeyi hedefliyoruz.” dedi. Radore’nin şu anda hizmet verdiği 3 bin 500 müşterisi olduğunun altını çizen Sadi Abalı, önümüzdeki iki yıl içinde bu sayıyı katlayarak büyütmeyi hedeflediklerini belirtti. Abalı sektörün gelişimi için yapılması gerekenleri sıraladı.
Veri merkezi ihtiyacı artıyor
Ülkemizde de dünya genelinde olduğu gibi bireysel ve kurumsal internet kullanımının her geçen gün artması ile veri merkezlerine yönelik ihtiyaç ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Online alışverişten oyunlara, mobil cihazlardan şirketlerin neredeyse tüm iş süreçlerini dijital dünyaya taşımasına kadar birçok gelişmeyle veri trafiği hızla artıyor. Dolayısıyla teknolojinin içinde varlığını sürdüren bir sektör olan veri merkezi hizmetlerindeki büyüme hızı birçok sektörün üzerinde gerçekleşiyor.
Geçen sene duyurulan teşviklerle birlikte hızlı bir büyüme yaşanan veri merkezi pazarında, yeni yatırımlara birlikte hem yerli hem de yabancı yatırımcıların ilgisinin hızla arttığını belirten Abalı, “Türkiye veri merkezi konusunda coğrafi olarak avantajlı konumda bulunuyor. Türkiye’nin doğusuna ve güneyine doğru telekomünikasyon altyapısında iyileştirmeler gerçekleştirildiği takdirde Ortadoğu ve Kafkaslardan hatta Asya’nın bazı ülkelerinden de talepler alacağımıza ve bu alanda yatırım motivasyonunun daha da artacağına inanıyorum” dedi. Yabancı internet servis sağlayıcılarının da Türkiye pazarına girmeye başlamasıyla, bunlardan hizmet alıp Avrupa’ya daha hızlı bir şekilde erişmeye de başladıklarını dile getiren Abalı, “Yavaş yavaş yabancı müşterilerin de bizden hizmet almaya başladığını görüyoruz. Özellikle Avrupa’dan talepler artmaya başladı. Avrupa’daki veri merkezlerinden altyapı anlamında farkımız bulunmuyor” diye konuştu.
Sektörün 4 kat daha büyük olması gerekiyor
Altyapının en önemli kriteri olan internet erişimi kapasitesinin, sektörün öncelikli konuları arasında yer aldığına dikkat çeken Abalı, “Dijital bir dünyaya doğru evrilirken, bu dünyanın olmazsa olmazı internet erişiminin de mutlaka öncelikli hale gelmesi gerektiğini düşünüyoruz. Veri merkezi alanı konusunda dünya ortalamalarına bakıldığında, şu an için Türkiye’de bu alanların yaklaşık 4 kat daha büyük olması gerekiyor. Bu noktada gelişim sağlanabilmesi için yapılması gereken, internet erişiminin tüm ülkeye daha çok yayılması ve veri merkezlerinin internet erişimi tarafında birbirine bağlı olmasıdır” dedi.