Mevcut ekonomik ortamda, birçok işletme bir yandan en iyi yetenekleri elde tutmak için büyük bir baskı altında kalırken bir yandan da üretken yapay zekâ çağında rekabetçi kalabilmek için dijital dönüşümden geçiyor. KPMG’nin insan kaynakları sektöründe dijitalleşmenin etkilerini ortaya koyan “Yeni Nesil İK” araştırmasına göre de çalışanların günlük iş rutinlerinde dijital yoğunluk katlanarak artıyor. Küresel iş gücünün yüzde 40’ının bu yıl işten ayrılmayı düşündüğü bir ortamda CEO’ların yüzde 71’i yetenekleri elde tutmanın sorun olduğu konusunda da hemfikir. Ayrıca araştırmaya göre kurumların yüzde 53’ü İK birimleri bünyesinde yeni analitik platformlara yatırım yapıyor. Küresel yöneticilerin yüzde 98’i ise yapay zekâyı temel alan modellerin önümüzdeki 3 ila 5 yıl içinde kuruluşlarının stratejilerinde önemli bir rol oynayacağını düşünüyor.
Bu nedenle KPMG’nin insan kaynakları müdürleri içerisinde “yol gösterici” olarak tanımladığı müdürlerin önemi daha da artıyor. Yol gösterici İK müdürleri; çalışan deneyimi, veri ve analitik, iş gücü oluşturma, dijital İK, eğitim gibi entegre ve birbirini güçlendiren konulara odaklanan İK yapılanmalarını tesis ediyor. İK’da yol göstericiler, mevcut piyasa baskılarına yanıt olarak İK işlevlerini yeniden tasarlamak için cesur kararlar alıyor. Önce insan, dijital olanaklar ve sosyal sorumluluk alanlarında hedeflerini gerçekleştirmek için geleceğe bakıyorlar. Yol göstericiler, stratejilerinde önümüzdeki üç yıl için şu konulara öncelik vererek ilerliyor:
- Yol göstericiler; işe alım, bordro ve katılım gibi geleneksel alanların ötesinde kurumlarına stratejik katma değer sağlamak amacıyla daha verimli ve etkili İK birimleri kuruyor.
- Gerekli teknoloji uygulamalarını hızlandırıyorlar ve son derece ilgi çekici bir çalışma ortamı yaratmak için dijitali entegre ediyorlar.
- Ticari faaliyetlerinde ortaya çıkan soruları yanıtlamak için ilişkisel analitiği kullanıyorlar.
- Kuruluşlarının yeteneklerini daha iyi bir şekilde ortaya çıkarmalarına yardımcı olmak için yeteneklerin kurum içinde dağılımını kökten değiştiriyorlar.
- Kurumsal amaçlara liderlik yapıyorlar, bu amaçları tanımlayıp çalışanlar için gerçeğe dönüştürüyorlar. Özellikle ESG’yi benimsiyor ve çalışanları net sıfır stratejisine dâhil ediyorlar.
- Çalışanların, özellikle de genç kuşakların, kurumlarından daha fazlasını talep ettiklerinin farkındalar. Bu nedenle esnek olmaya ve ihtiyaçlar ortaya çıktıkça bunları karşılamaya hazırlar.
KPMG Türkiye İnovasyon ve Teknoloji Danışmanlığı Lideri Gökhan Mataracı konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Yeni nesil İK dünyası, birleşik ve kişiselleştirilmiş dijital deneyimler sağlayan yapay zekâ destekli bir ekosistem etrafında şekilleniyor. Böyle bir ortamda ‘yol gösterici’ İK müdürlerinin tüm İK modellerini işletmelerin teknolojinin imkânlarından tam anlamı ile faydalanabilecekleri şekilde tasarlamaları önem taşıyor. Bu nedenle İK birimleri dönüşümsel bir yolculuk içerisinde. Biz de bu yolculukta yol göstericilere destek oluyoruz. Bunun için ihtiyaç duyduğumuz tüm yetkinlikleri ve yetenekleri belirlemek ve oluşturmak için teknoloji ve yapay zekâdan yararlanıyoruz. Çalışanların yetenekleri, deneyimleri ve nitelikleri hakkında zengin verilere sahibiz. Etkili iş gücü planlamasını sağlamak için verileri kullanıyoruz. Hazırladığımız bu çalışmada da yapay zekânın hızlandırdığı dijital dönüşüm yolculuğunda İK dünyasındaki müdürlerin ‘yol göstericilere’ nasıl dönüşebileceklerine dair önemli bilgiler sunuyoruz.” dedi.