Genel olarak, baskı sektörü 2022 yılı boyunca sürekli bir büyümeye tanık oldu. Birçok pazar Covid öncesi seviyelerine başarılı bir şekilde geri döndü bazı alanlarda (örneğin, ticari alanlar) bu seviyeler bile aşıldı.
Ancak, büyük tedarik zinciri kısıtlamaları yerleşmeye başladıkça ve küresel ekonomi yaklaşan durgunluk nedeniyle yavaşladıkça, sektörün büyüme hızı da yavaşladı. Bunun nedeni çoğunlukla markaların ellerine geçen her stoğu azaltmalarıydı.
HP Türkiye Genel Müdürü Emre Alaman, 2023’e doğru ilerlerken, markaların zihniyetlerinde bir değişim görülmeye başlanacağı belirterek şöyle devam ediyor: “Talep yaratma ihtiyacı ön plana çıkacak. Markalar tüketicinin dikkatini çekmek için kıyasıya mücadele edecek. Bu durum, kişiselleştirme, yeni tasarımlar ve kampanyalar ile tüketicilerin ilgisini çekmede ve aynı gün teslimat sunmada artışa neden olacak. Bu da bir yandan işgücü ve malzeme kıtlığı, artan güç ve tedarik maliyetleri gibi zorluklarla mücadele ederken, diğer yandan da talepteki bu değişime her zamankinden daha verimli olarak yanıt vermesi gereken baskı endüstrisi için yeni fırsatlar getirecek. Dolayısıyla, daha az envanter ve daha hızlı tepki süresine sahip çevik tedarik zincirlerine yönelik uzun vadeli eğilimin yeniden tetikleneceğini ve böylece dijital baskı teknolojisine yapılan yatırımların artmasını bekliyoruz. Örneğin, etiket ve ambalaj endüstrisinde ve hatta ticari baskı endüstrisinde, giderek daha fazla markanın satışları artırmak için bir pazarlama biçimi olarak kitlesel kişiselleştirme eğiliminden yararlandığını göreceğiz, bu da tüketicilerin benzersiz ve özel olma isteklerini besleyecek.”
HP’nin araştırmasına göre, alışveriş yapanların %70’i kişiselleştirilmiş ürünler için en az %10 daha fazla ödemeye hazır ve kişiselleştirilmiş kitaplar ve pazarlama materyallerine yönelik ürünler veya kişiselleştirilmiş ambalajlarla birlikte yaratma fırsatları dijital baskı teknolojisinin önemini artıracak,
HP Indigo ve PageWide dijital teknolojisi bu nedenle geleceğin kazananları arasında olmak için güçlü bir konumda olacak ve hem etiket ve ambalaj dönüştürücülere hem de ticari PSP’lere çevik kalmaları ve kazanç güçlerini artırmaları için güven verecek.
Baskı teknolojilerinde Endüstri 4.0 ve Otomasyon
Bulut bilişim, yapay zeka, Nesnelerin İnterneti, Artırılmış Gerçeklik (AR) ve Sanal Gerçeklik (VR) gibi yeni teknolojiler ve kavramlar yavaş yavaş baskı sektörüne girerek etiket ve ambalaj, ticari ve oluklu ürün matbaacılarının günlük işlerini yürütme biçimlerini değiştiriyor.
Emre Alaman 2023 yılında baskı endüstrisinde gelişmiş dijital araçlarla dijital verimliliğin artırılmasının ve üretimin uçtan uca otomatikleştirilmesinin önemini vurguladıktan sonra şöyle ekliyor: “Özellikle ticari sektörde, fiziksel ve dijital dünyaların en iyilerinin entegrasyonunun tüketicilere eksiksiz bir deneyim sunacağı ‘Fitigal Dünya’da da bir artış göreceğiz. Bu, tüketicilerin yeni bir canlı içerik dünyasını ortaya çıkarmak için kitaplardaki veya ambalajlardaki QR kodlarını tarayabilecekleri fiziksel uygulamaları AR ile birleştirmeyi de içeriyor. Yakın Alan İletişimi (NFC) gibi diğer uygulamalar ön plana çıkacak; tebrik kartlarının veya kartvizitlerin içine yerleştirilen programlanabilir NFC çipleri, iletişim bilgileri, şirket web siteleri veya kişisel video mesajları gibi farklı veri türlerinin görüntülenmesine olanak tanıyacak. Ayrıca otomasyonun müşteri desteği ve hizmetlerine de girdiğini göreceğiz ki bunun geleceği en iyi Shift Left stratejisi ile tanımlanabilir. Müşteriler, operasyonlarını uçtan uca yönetmelerine yardımcı olacak araç ve ekipmanlarla güçlendirilmeye giderek daha fazla ihtiyaç duyacak, ancak bakım ve sorun giderme için ekipman sağlayıcılara olan bağımlılık azalacak. Bu nedenle, karmaşık durumlar ortaya çıktığında, uzaktaki mühendislerin Karma Gerçeklik gibi teknolojilerin sunduğu gelişmiş işbirliği araçlarını kullanırken sorunları anında çözebilecek kadar yetkin olmaları gerekecek.”
Özetle, 2023 ile birlikte otonom makineler, kişiselleştirilmiş perakende, daha akıllı şehirler ve optimize edilmiş tedarik zincirlerinden oluşan yeni bir çağa giriyoruz ve bunların hepsi “anında” diyebileceğimiz hızdaki veriler tarafından yönlendiriliyor.
