Radore, iş sürekliliğinin zorunlu hale geldiği modern dünyada yedekleme ve kurtarma sistemlerinin önemini gözler önüne seriyor.
Anlık mesaj uygulamaları, sosyal platformlar, online oyunlar, sanal asistanlar, bulut servisleri, kritik iş uygulamaları gibi birçok servis ve platform kurumların ve bireysel kullanıcıların vazgeçilmezleri arasında. Bu uygulamalarda yaşanacak en ufak bir kesintiye ise kimsenin tahammülü yok. Örneğin kısa bir süre önce dünya çapında hizmet veren bir sanal asistan kesintiye uğrayarak milyonlarca insanın sorularını yanıtsız bırakmak zorunda kaldı. Türkiye’nin en hızlı büyüyen veri merkezi Radore, sanal asistanlar, bağlantılı cihazlar, akıllı şebekeler nedeniyle iş sürekliliğinin zorunlu hale geldiği modern dünyada yedekleme ve kurtarma sistemlerinin önemini gözler önüne seriyor.
Tüm dünyada birbirine bağlı cihaz sayısının 2020 yılına gelindiğinde 30 milyarı aşması bekleniyor. Bu gelişmeyle birlikte iş sürekliliğinin zorunluluk halini aldığını dile getiren Radore Veri Merkezi Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kubilay Akyol, “Artık hiçbir tüketicinin beklemeye tahammülü yok. Çünkü rekabetçi yapıda internet üzerinden erişilebilen tüm servislerin bir muadili kullanıcılara sunulabiliyor. Müzik dinleme, film izleme gibi temel kültür sanat etkinliklerinin “on-demand” yani tüketici talebine bağlı bir hal aldığı günümüzde, süreklilik işletmelerin bir numaralı önceliği” dedi. Sadece var olan sistemin yürümesi için yatırım yapan şirketlerin büyük bir risk aldığını belirten Akyol, neden iyi bir yedekleme ve kurtarma çözümü kullanılması gerektiğini 5 adımda açıklıyor:
- Sistem kesintisi çok daha maliyetli
Bugüne kadar sistem kesintisi nedeniyle ortaya çıkan en büyük zarar 26 milyar dolar olarak kayıtlara geçti. Her işletme, bu boyutta kayıplar yaşamasa da sistem çalışmadığında, küçük bir işletme için ortalama 8 bin dolar, büyük bir kurumda ise ortalama 700 bin dolarlık kayıp yaşanabiliyor.
- 7/24 çalışma sistemi yaygınlaşıyor
Sanal asistanların, e-ticaretin ve online oyunların yaygınlaştığı bir dönemde artık tüketiciler her sistemin sürekli çalışır durumda ve erişilebilir olmasını istiyor. Eğer bir web sitesi ya da uygulama içerisinde sunucu erişimi kesilirse, o tüketiciyi sonsuza dek kaybetme ihtimali ortaya çıkıyor.
- Makinelerin çalışmasında kesinti yaşanabilir
Dünyanın en iyi sistemlerinde bile aksaklık yaşanabiliyor. Bu sebeple ana sisteme yapılan yatırım ne kadar büyük olursa olsun, uygun bir yedekleme altyapısı gerekiyor. Böylece hem yedekli altyapılar hem de yedeği alınan veriler sayesinde, yaşanan kesintiler kullanıcılara hiç yansımadan ortadan kaldırılabiliyor.
- Kanun ve düzenlemelere uyum sağlama gereği artıyor
İşletmelerin birçoğu tabi oldukları kanunları yerine getirebilmek için verilerinin yedeklerini tutmakla yükümlü durumda kalabiliyor. Zira birçok işletmenin kanunun belirlediği ölçüde geriye dönük raporlama yapabilmesi gerekiyor.
- Doğal afetleri göz ardı etmeyin
Çok sık olmadığı için gör ardı edilen doğal afetlerin bugüne kadar dünya ekonomisine zararı 2,5 trilyon doları aştı. Türkiye gibi deprem kuşağında olan bir ülkede iyi bir yedekleme ve hızlı kurtarma süresi büyük önem taşıyor.
20 Gbit/s hız ile yedekleme süresi kısalıyor
3 farklı internet servis sağlayıcısı ile TNAP üzerinden 7 farklı servis sağlayıcısı ile peering’i bulunan Radore’de bağlantı birebir yedekli ve toplam 1,6 Tbit/s kapasiteli Brocade NetIron XMR 16000’ler ile gerçekleştiriliyor. Bununla birlikte Radore Veri Merkezi’nde fiziksel ve R-Cloud sunucuları yedekleyerek dijital operasyonları garanti altına almak mümkün. Radore Yedekleme Servisleri, Deduplication ve Compression teknolojileri ile verileri yüzde 90’a kadar sıkıştırarak yüksek verim ile düşük maliyet avantajını birlikte sunuyor. 20 Gbit/s hıza ulaşan yedekleme ağları ile yedekleme süresi oldukça kısalıyor.
Yedekleme işlemleri 1Gbit/s kapasiteli bir bağlantı ile yedekleme için tasarlanmış VLAN yapısına aktarılıyor. Böylece kurumların internet erişimi süreçten etkilenmiyor. vRanger Pro ile alınan her yedekleme, şehir dışında bulunan DR4100 Disk Backup Appliance’a da aktarılıyor. Böylece yedeklerin bulunduğu birincil yedekleme altyapısında aksaklık meydana gelmesi durumunda, yedeklerin güvenli bir şekilde korunduğundan emin olunuyor.
