Bulut bilişimde altyapı çalışmalarını Openstack ile üst seviyelere taşımayı planlayan Huawei, telekom operatörlerinin dijital dönüşümünü hızlandıracak.
Operatörlere teknolojik yenilikleri yönlendirme ve ihtiyaç duydukları bulut ağ imkanlarını kazandırma konusunda openstack çalışmalarıyla fayda sağlayan Huawei, IT altyapısı kullanan birçok sektörün de bu sayede ana faaliyetlerine odaklanmasına katkı sağlıyor.
Bulut bilişimin gelişimini desteklemek amacıyla açık bulut platformu oluşturma noktasında devreye giren Openstack, açık kaynak kodlu şeffaf bir yazılım olması ve inovasyonu desteklemesi nedeniyle pek çok faydayı da beraberinde getiriyor.
Bulut yönetim platformu Openstack Foundation (Open Stack Forundation) tarafından düzenlenen OpenStack Days İstanbul etkinliğinde platin sponsor olarak yer alan Huawei; Türkiye’nin önde gelen CIO, bilişim teknolojileri yöneticileri ve OpenStack uzmanlarına alt yapı çalışmalarını ve openstack ile sunduğu katkıları anlattı.
Openstack Days etkinliğinde, openstack alt yapısının sektörlere ve telekom operatörlerine sağladığı katkılardan söz eden Huawei Orta Asya ve Kafkasya Bölgesi Pazarlama Stratejisinden Jason Huang, alt yapı çalışmalarının temelinde openstack’i konumlandırdıklarını bu sayede de operatörler tarafında dijital dönüşümün hızlandırılmasına destek olduklarını ifade etti.
Açık bulut eko sisteminin kamu ve özel sektör nezdinde öncelikli olarak tercih edilebilir olduğunu vurgulayan Huang, “Eskiden altyapı çalışmalarında openstack yerine değişik tedarikçilerin değişik çözümleri ve yönetim sistemleri kullanılıyordu. Openstack’in kullanılmaya başlanması ile birlikte ortaya çıkan ana faydalardan biri; farklı tedarikçilerden donanım sağlama imkanının olması. Bu sayede altyapıya eklenen openstack, asıl işe odaklanma imkanı sağlıyor. Bu da süreç, maliyet ve faaliyetlerin hızlanmasında etkili oluyor. Sağlıklı bir endüstri ekosisteminin kurulması ve bulut bilişim endüstrisinin gelişimi için openstack platformunun kritik bir öneme sahip olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
Huawei’nin endüstri açık bulut ekosisteminin oluşturulmasına her zaman büyük önem verdiğine değinen Huang, openstack projesinin 2010 yılında başlatıldığına işaret etti. Sektörün son 7 yılda açık mimari ve topluluk işbirliğinde yüksek sinerji ve esnek dağıtım modelinin avantajlarının farkına vardığını söyleyen Huang, “2014 yılında yapılan 451 araştırma, dünya çapında openstack pazarının 2014 yılında 883 milyon dolardan yüzde 40’a varan yıllık bileşik büyüme oranı ile 2018’de 3.3 milyar dolara ulaşacağını ön görüyoruz. Openstack dünyanın en hızlı büyüyen açık kaynak platformu olmakla birlikte sektörünün en büyük firmaları tarafından da desteklenmektedir. Bugüne kadar 20 milyonun üzerinde kod dizisi, 185 ülkede 650’nin üzerinde şirket ve 73 binden fazla kişiye katkı sağlamıştır” dedi.
Open Stack Vakfı’nın platinyum üyesi olan Huawei, yazılım geliştirme, testlerinin gerçekleştirme, sorunlarını gidererek iyileştirme sağlama, kaynak sağlama ve marka tanıtımının yanı sıra topluluğun vizyonunu geliştirmede önemli bir rol oynuyor. Openstack platformuna katıldıktan sonra 600’den fazla Ar-Ge mühendisine katkıda bulunan Huawei; ABD, Silikon Vadisi, Kanada, Toronto, Çin (Shenzen, Xian, Chengdu, Pekin, Hangzhou) ve Avrupa’da openstack merkezlerine sahip bulunuyor. Huawei, openstack’i Çin’de ve yurt dışında Telekom, fnansal servis, hükümet, medya, üretim ve diğer çeşitli sektörlere dahil ediyor.
OpenStack platformuna yoğun bir şekilde yatırım gerçekleştiren Huawei, bu yatırımlarla işletmelerin pazarlama süresinin kısaldığı ve onlara daha geniş bir inovasyon yelpazesi ve birlikte çalışabilir daha açık bir platform sağlaması olduğunu öne çıkarıyor. Deutsche Telekom, Telefonica, Orange, China Telekom gibi şirketler openstack tabanlı genel bulut platformunu kullanıyor.
Huawei, dünya çapında openstack ile güçlendirilmiş telekomünikasyon ve hükümet bulutları inşa etti ve onlarca geliştirici ve topluluk organizatörü için açılış projesine katkıda bulundu.
Huawei, 2017 yılının Mart ayından beri Openstack Vakfı’nın platinyum üyesi konumunda ve bugünlerde HPE’nin sekiz platinyum üyesinden biri olarak yerini almaya hazırlanıyor.