Dijitalleşme üretimde verimlilik trendlerini değiştirecek. Üretici gelirlerinde yüzde 10’a varan artış bekleniyor.
Siemens Finansal Hizmetler (SFS), ilk kez Hannover Messe 2017’de açıklanan ve dijitalleşmenin üreticiler açısından değerini inceleyen bir araştırma yayımladı. Araştırma, üreticilerin ‘yeni nesil dijitalleştirilmiş teknoloji (bir diğer adıyla Endüstri 4.0), üretim verimliliğinde artış, daha iyi planlama ve tahminlerde bulunma, rekabet becerilerinde gelişme’ ve ‘daha üstün finansal sürdürülebilirlik’ gibi yollarla performanslarını artırmalarının mümkün olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
‘Dijitalleşme Verimlilik Primi’ nedir?
Verimliliğin çeşitli boyutları, sanayi ve ülkelere göre ciddi farklılıklar gösteriyor. Ancak aynı sayıda ürünü daha düşük maliyetle üretmek veya aynı maliyetle daha fazla sayıda ürün üretmek anlamına gelen üretim verimliliğinde artış kavramı, maliyet ve marjlar üzerinde açık ve hesaplanabilir bir etki oluşturuyor. Araştırma bu olumlu etkiye ‘Dijitalleşme Verimlilik Primi’ adını veriyor.
11 ülkede bulunan 60’ın üzerinde uluslararası sanayi şirketi ve, uzman yönetim danışmanlık şirketinin yanı sıra akademik uzmanların görüşlerini de derleyen araştırma, farklı sanayi sektörleri için Dijitalleşme Verimlilik Primi’ni tahmin eden bir model geliştirdi. Potansiyel Dijitalleşme Verimlilik Primi’nin (tüm imalat sektörleri) 2025 itibariyle toplam gelirlerin yüzde 6,3 – 9,8’i arasında olacağı öngörülüyor.
Örnek sektörlerde durum
Araştırma, dijitalleşmenin imalat verimliliğini arttıracak şekilde nasıl hayata geçirilebileceğini göstermek için ilaç ve yiyecek-içecek sektörlerini inceliyor. Örneğin, yiyecek-içecek sektöründe dijital bilgilerin dağıtım kanalları ve tedarik zinciri içerisinde yukarı ve aşağı yönlü akışı, aşırı sipariş ve üretime karşı kalkan oluşturacak şekilde arz ile talebin birbirlerini daha iyi karşılamalarına yardımcı oluyor. İlaç sektöründe ise dijitalleşme ve veri analizi, ilaç fabrikalarında görülen yüksek iş kaybı sürelerini azaltabiliyor.
Dijitalleşme Verimlilik Primi, yalnızca bir üreticinin üretim teknolojisini yeni nesil dijitalleşmiş sistem ve donanımlarla değiştirmesi durumunda hayata geçirilebiliyor. Üreticilerin dijital dönüşümü sürdürülebilir biçimde hayata geçirebilmeleri için teknolojik platformlar oluşturuldu ve Endüstri 4.0’ın getirdiği yeni anlayışı devreye almak için de uzman finansman teknikleri geliştirildi. Söz konusu teknikler, şirketlerin sözü edilen yeni olanaklar getiren bu teknolojinin maliyetini karşılamak için dijitalleştirilmiş donanımın gelecekteki avantajlarından faydalanmalarına imkan veriyor.
Araştırma, finansal kiralama (leasing) kullanıma göre ödeme, teknoloji yükseltme finansmanı, sonuca göre ödeme ve daha fazlasını içeren finansman yöntemlerini inceliyor. Bu yöntemler tek bir parça dijitalleştirilmiş donanımın satın alınmasından yeni bir fabrikanın tamamının finansmanına kadar geniş bir yelpazedeki gerekliliklere hitap ediyor.
Siemens Finansal Kiralama A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Aydın Yusufoğlu konu ile ilgili “Siemens Finansal Kiralama olarak, sadece dijitalleştirilmiş teknolojiye erişimi sağlamakla kalmıyor, bu teknolojinin pratikte nasıl hayata geçirileceği konusundaki uzmanlığımızla da müşterilerimize yardımcı oluyoruz. Finansman çözümlerimizle üreticilerin son teknolojiye erişmelerini ve Dijitalleşme Verimlilik Primi’nden yararlanmaya başlamalarını sağlıyoruz” dedi.
Yöntem
2017 yılı Şubat ve Mart aylarında 60’ın üzerinde uluslararası sanayi şirketi, uzman yönetim danışmanlık şirketi ve akademik uzmanlar ile görüşüldü. Görüşülen kişilerden dijitalleştirilmiş teknolojiye geçişin üretim kurumlarına özellikle üretim verimliliğinde artış bağlamında sağlayabileceği potansiyel finansal faydaları tahmin etmeleri istendi. Üretim verimliliği, üretim maliyetinde azalma veya diğer bir ifadeyle maliyet sabitken üretim miktarında artış olarak tanımlanıyor. Katılanlar üretim maliyetlerindeki bu azalma, yani Dijitalleşme Verimlilik Primi hakkındaki değerlendirmelerini, toplam gelirler üzerinden bir oran olarak ifade ettiler. Katılımcılar aşağıdaki ülke ve bölgelerden seçildi: Çin, Fransa, Almanya, Hindistan, Nordik Ülkeleri, Polonya, Rusya, İspanya, Türkiye, Birleşik Krallık ve ABD.