Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) ve Turkcell işbirliğiyle kurulan Bilgi Toplumu Enstitüsü, bilişim güvenliği ve bilişimde geleceğe ilişkin potansiyel tehlikelerin masaya yatırıldığı etkinlikte, dünyaca tanınmış bilişim uzmanı, “Geleceğin Suçları” adlı kitabıyla NY Times Best Seller listesine giren yazar Marc Goodman’ı ağırladı. Goodman, bilgi güvenliğinin insanlığın geleceği için kritik önem taşıdığına dikkat çekti.
Türkiye’nin bilgi toplumuna dönüşüm sürecine katkıda bulunan pek çok proje ve çalışmaya imza atan Türkiye Bilişim Vakfı ile Turkcell desteğiyle faaliyetlerini sürdüren Bilgi Toplumu Enstitüsü’nün gerçekleştirdiği etkinlikte dünyaca tanınmış bilişim uzmanı, “Geleceğin Suçları” adlı kitabıyla NY Times Best Seller listesine giren yazar Marc Goodman’ı bilişim sektöründen çok sayıda iş profesyoneliyle buluşturdu.
Bilgi toplumuna dönüşüm sürecinde bilişimin geleceğinin masaya yatırıldığı etkinliğin açılış konuşmasını yapan Turkcell Genel Müdür Yardımcısı İlker Kuruöz şunları kaydetti: ‘’En önemli değerin “bilgi” olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Sahip olduğu bilgiyi doğru işleyen bireylerin, toplumların, şirketlerin ve ülkelerin fark yarattığı bir dünyadayız. O nedenle bilgi toplumu olmak da her zamankinden çok daha önemli hale gelmiş durumda. Biz Turkcell olarak ilk sinyalimizi vermeye başladığımız günden beri bilgiye erişimi tüm topluma yaymak için çalışıyor, teknolojimizi bu amaçla kullanıyoruz. 3G’de dünyanın en güçlü altyapısını kurduk ve böylece birer cep bilgisayarı haline gelen akıllı telefonlar kütüphaneye dönüştü. Dileyen herkes dilediği yerden bilgiye ulaşmaya başladı. Bu sene ise ülke olarak bilgi toplumuna ulaşmada çok önemli adımlardan birisini attık ve 4.5G’ye geçtik. Turkcell olarak dünyanın en güçlü 4.5G altyapısını bu ülkede kurmak için arkadaşlarımız gece gündüz çalıştılar; 800 bin km yol kat ettiler, kimi zaman -30 derecede kurulumlar yaptılar, 3200 metre yükseğe çıktılar. Tüm bunları planlarken tek amacımız vatandaşlarımızın bilgiye istedikleri an istedikleri cihazdan erişebilmelerini sağlamaktı. Önümüzdeki dönemde de bilgi toplumu olma yolundaki bu çalışmalarımızı hız kesmeden sürdüreceğiz.‘‘
Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı ise yaptığı konuşmada bilgi güvenliğinin kişide başladığına dikkat çekerek, “Geleceğin suçlarını ancak günlük bilgilerimiz çerçevesinde fantazilerimizi kullanarak genişletebiliyoruz. Oysa biraz daha derine baktığımız zaman ağır bir distopya ile karşılaşıyoruz. Goodman’ın gösterdiği şey, teknolojik bir distopya. Bu distopyada suç, dijital boyut kazanarak, üç boyutlu bir bela halini alıyor. Ve bu beladaki oyuncular, sadece şifre kırıcı hacker’lar değil, sadece Julian Assange’lar Edward Snowden’ler da değil. Duyduğumuz hacker’lik, bilgi çalma, sistemleri dağıtma gibi doğrudan bilişim suçları yanı sıra bildiğimiz gündelik, en adi suçlar dahi dijital dünyanın verimliliğinden faydalanarak etkisini artırabiliyor. Hem de kötü niyetin, hukuk dışı sınırsızlığından yararlanarak. Bizzat hükümetler, devletler de artık bu suç şebekesi içinde yer alıyor. Herkes oyuncu. Kendi güvenliğimiz kendimize düşen çok görev var ve bunlar küçümsenmeyecek görevler. Mahallemizdeki asayişe güvenerek kapımızı kitlemeden evden çıkabiliriz. Ama suç için pencereleri, kapıları emniyete almak yetmiyor. Daha da ötesi, yaratıcılığın en verimli olduğu alanlar daha balıklarını, hakkını, hukukunu tanımadığımız denizler. Kötü niyet de aynı yaratıcılıkla yeni denizlere yelken açıyor”dedi.
Singularity Üniversitesi’ndeki eğitimciliğinin yanı sıra, son 20 yıldır Interpol, Birleşmiş Milletler, NATO ve Los Angeles Polis Teşkilatı gibi kuruluşlarda siber suçlar, dijital güvenlik ve strateji konularında uzman olarak görev alan Goodman ise bilgi güvenliği alanında çeşitli örnekleri eğlenceli bir uslupla dinleyicilerle paylaştı.
Goodman, kitabının da ismi olan Geleceğin Suçları başlıklı sunumunda, içinde bulunduğumuz dijital çağda bilgisayar teknolojileri nedeniyle ortaya çıkan yeni ve farklı suç türlerinden bahsederek, bugünün ve geleceğin dünyasındaki suçların temelinde insanın olduğunu unutmamak gerektiğini ve suçları oluşturanlar dışındaki kişilerin, kurumların hem de ülkelerin bir bilgi güvenliği staretejisi ve eylem planına sahip olması gerektiğine vurgu yaptı. Goodman, siber suçla karşılaşmadan bu kritik alana yapılacak her türlü yatırımın suçların önlenmesinde kritik rol oynayacağını da belirtti.