IBM (NYSE: IBM) Bon Appétit ile birlikte geliştirdiği Chef Watson uygulaması sayesinde evde yeni tatlar keşfetmek artık daha kolay. Yeni bilgi işlem çağının öncüsü IBM Watson, besinlerin özelliklerini ve aşçılık tekniklerini analiz edip, eldeki malzemelerle hazırlanabilecek tarifler sunuyor.
IBM ve ABD’de yayımlanan mutfak dergisi Bon Appétit, bugün kavramsal bilgi işlem alanında türünün tek örneği olan Chef Watson yemek tarifi uygulamasının, artık yeni lezzetleri seven herkese açık olduğunu duyurdu. Kavramsal bilgi işlem sistemi desteğiyle çalışan web uygulaması sayesinde IBM, teknolojinin yardımıyla insan yaratıcılığının geliştirilebileceğini kanıtlıyor.
Chef Watson, evde yemek hazırlamaya yeni bir yaklaşım getiriyor. Her gün “bugün ne pişirsem” sorusunu soran, evde sınırlı malzemelerle neler yapılabileceğini düşünen veya sağlık nedenleriyle yasak olan malzemeleri kullanmadan “çok sevilen” yemeğin nasıl yapılacağını bilmek isteyenler artık IBM ve Bon Appétit’in kullanıma sundukları “Şef”ten yardım alabilecekler. Dünyanın dört bir yanından yemek tariflerine ulaşabilen Chef Watson, yeni lezzetler keşfetme konusunda uygulamayı kullanan ev aşçılarına ilham verecek.
Herkesin kullanımına açık ücretsiz uygulama, malzemelerin farklı yemeklerde ve pişirme stillerinde nasıl kullanıldığı konusuna ek olarak Chef Watson, Bon Appétit Dergisi’nin veritabanında bulunan 10 bin tarifi anlayacak şekilde eğitildi.
Chef Watson’u benzerlerinden özel kılan noktaysa, beta sürümüne sahip sayısız kullanıcılar tarafından paylaşılan önemli girdilere sahip olması ve insanların tat tercihleri hakkındaki bilgiye de sahip olması. Bunlara ilave olarak Chef Watson, belli gıdalara karşı alerjisi olanlara veya yaşam tarzlarına uygun tarifler hazırlayabiliyor. Bu gibi durumlar geçmişte insanların mutfaktaki yaratıcılık girişimlerinde hayal kırıklığına yol açabiliyorken Chef Watson ile bu durum artık geride kalıyor. Chef Watson, insanların belirli malzemeleri hariç tutmasına olanak tanıyıp, besin kısıtlamalarının üstesinden gelmesine yardımcı olarak, herhangi beslenme biçimine uygun çözümler sunarak mutfak ile ilgili hayal güçlerinde onlara ilham veriyor.
Bon Appétit’in Dijital Direktörü Stacey C. Rivera, “Kullanıcıların şu ana dek keşfettiği yaratıcı fikirlerden çok etkilendik. Yaptıkları yemeklerin yanı sıra Chef Watson’ın yardımıyla çözdükleri ortak yemek sorunlarına da tanık olduk. Chef Watson, gluteni azaltmaktan mutfakta israfı önlemeye kadar pek çok şey kanıtladı. Gördük ki aşçıların yaratıcı olmalarına yardımcı araç sağlarsanız, yaratıcı olurlar” dedi.
IBM Watson’ın Üst Düzey Mühendisi ve Yöneticisi Dr. Steve Abrams ise Watson’ın n güçlü yönünün, veriler arasına gizlenmiş ilişkileri ve kalıpları bulması ve insanlara daha önce belki de hiç düşünmedikleri fikirleri keşfetmeleri için bir başlangıç noktası sağlaması olduğunu belirtti. “Chef Watson uygulaması, akıllı makinelerin yemek pişirme sanatında da insanlara yeni şeyler keşfetmeye nasıl yardımcı olabileceğini gösteriyor. Bu teknolojiler, yalnızca yemek pişirmeyi seven kişiler tarafından değil, aynı zamanda yaşam bilimlerinden modaya kadar başka sektörlerdeki profesyoneller tarafından da yeni fikirler keşfetmek amacıyla benimseniyor” diyerek ekliyor Abrams.
IBM ve Bon Appétit, Watson teknolojisinin bu alanda insanlara ne kadar faydalı olabileceğini düşünerek projeye başladılar. Yaptıkları çalışmayla bir yıl içerisinde uygulamayı kullanıcıların yaratıcı süreçlerinin bir parçası haline getirdiler. Chef Watson’un desteğiyle artık elde sadece tek bir malzemeyle bile yeni tat profilleri keşfedilebilecekken sanal Şef ayrıca birlikte kullanımında iyi olacağını tahmin ettiği başka farklı malzemeler de öneriyor.
Bugüne kadar beta sürümüyle sınırlı sayıda insana ulaşan Chef Watson uygulamasının kendini geliştirmesi için binlerce başarılı ev aşçısı tarafından kullanıldı. Uygulamayı kullananlar kendi denemeleriyle ilgili olumlu ve olumsuz geri bildirim de dahil olmak üzere çeşitli yöntemlerle sistemin gelişmesine yardımcı oldu.
Uygulamanın kullanımında özel sağlık nedenleriyle veya yiyecek seçme nedeniyle temel malzemelerin kullanılmadığı veya onların yerine geçebilecek lezzetli yemeklerin nasıl yapılacağı, hazırlık aşamasında yemeğe katılmayan malzemelerin başka yemeklerde kullanılarak yemek israfını azaltılması, çiftlikten sofraya uzanan sürdürülebilir bir konseptin en üst düzeye getirilmesi için yerel veya mevsimsel malzemelerin kullanılması ve hatta yaratıcılık destekli sağlıklı beslenme konusunda çocukların eğitilmesi gibi konular yer aldı.
Herkes, IBM Chef Watson ile Bon Appétit’in ücretsiz web uygulamasını www.ibmchefwatson.com adresinden indirip deneyebilir.
IBM Watson: Yeni Bilgi İşlem Çağının Öncüsü
Watson, yeni bilgi işlem çağını temsil eden, piyasaya sunulmuş ilk kavramsal bilgi işlem yeteneği. Bulut aracılığıyla çalışan sistem; yüksek veri hacimlerini analiz ediyor, doğal dilde bulunan karmaşık soruları yanıtlıyor ve kanıta dayalı yanıtlar öneriyor. Watson, sürekli olarak öğrenip, zaman içinde önceki etkileşimlerden bilgi ve değer oluşturuyor.
IBM Watson, Watson Developer Cloud çözümünde yer alan 20’nin üzerinde Watson hizmeti aracılığıyla, dünya çapındaki geliştiriciler, öğrenciler, girişimciler ve teknoloji meraklılarının oluşturduğu büyüyen bir ekosistemi, kavramsal bilgi işlem sağlayarak destekliyor. Bu şekilde, bu ekosistemin, Watson’ın desteklediği tamamen yeni bir uygulama ve iş sınıfını keşfedip oluşturmasına olanak tanıyor.
IBM ve 280’i aşkın ticari çözüm ortağı, on binlerce teknoloji meraklısıyla birlikte, sektörler ve uzmanlıklar genelinde, kavramsal bilgi işlem sistemlerini yeni bilgi işlem standardı haline getirmek amacıyla, Watson Ecosystem’in bir parçası olarak çalışıyor.
IBM; bilgi işlem, analitik, güvenlik ve bulut alanındaki güçlü yönlerini, IBM Watson Health ve Watson Health Cloud platformu ile geliştirmeye devam ediyor. Bu birim; doktorların, araştırmacıların, sağlık planlarının ve kişilerin her gün oluşturulan çok büyük miktarda kişisel sağlık verisinden elde edilen yeni öngörüleri ortaya çıkararak buluş yapma becerilerini geliştirmesine yardımcı oluyor. Watson Health Cloud, bu bilgilerin anonimleştirilmesine, paylaşılmasına ve klinik, araştırma ve sosyal sağlık verilerine ilişkin dinamik ve sürekli gelişen bir toplu görünüm ile birleştirilmesine olanak tanıyor.
