[show_avatar email=408 align=center show_name=true show_biography=true avatar_size=93]
Yüksek performanslı flash teknolojileri, günümüzde veri depolama ve veri yönetiminde en kritik unsurlardan biri haline geldi. Flash teknolojilerinin yanı sıra, son yılların yıkıcı teknolojilerinden büyük veri ve bulutu en üst seviyede faydaya dönüştürecek ve her anlamda yüksek performans sağlayacak bileşenlerden biri de hibrid ve Yazılım Tanımlı Depolama (SDS).
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de işletmeler, büyük veri ve bulut bilişim teknolojilerindeki ilerlemeler sayesinde mevcut veri koruma altyapılarını özel ve genel bulut ortamlarına güvenli ve etkin bir şekilde taşıma arayışında. Ne zaman ki işletmeler büyük verinin sorundan çok fırsat barındırdığını, bilgi çöplüğünden çok müthiş bir hazine olduğunu anladı, işte o zaman büyük veri yıkıcı teknolojiler arasına girerek işletmelerin çevresindeki dünyayla kurduğu ilişkileri kökten değiştirmeye, dönüştürmeye başladı.
İşte bu arayışta işletmeler, NetApp olsun olmasın, 2015’ten itibaren lokalde ve bulut üzerinde yedekleme ve sistem kurtarma yapabilecekler. Çünkü artık tüm depolama mimarileri, finans, emlak, kamu, enerji, telekom, sağlık gibi hızın kritik önem taşıdığı pek çok sektörde, “sıcak” verinin hızına yetişmek için Flash ve hibrid sistemleri bünyesine katmaya başladı.
Fakat sıcak verinin hızına nasıl yetişebileceğimizi tam olarak biliyor muyuz? Böylesine karmaşık görünen geçiş sürecinde doğru adımları atmak ve çözümlerimizi sadeleştirmek için ne yapmalıyız, bunca seçenek arasında hangi sistemlere yönelmeliyiz?
Dijital çöplüğü hazineye dönüştüren teknolojiler
Veriyi depolamaktan çok yönetmenin önemli olduğu bir dünyada ilk kural neyi aradığınızı ve nereye gitmek istediğinizi bilmektir. Bu aşamadan sonra işletmeler, performans ve süreklilikten feragat etmeden, maliyetleri de büyük ölçüde aşağıya çekebilen, esnek ve ölçeklenebilir yeni uygulamalar, sade arayüzler ve tümleşik veri depolama çözümlerinin peşinden gitmeliler. Veri analizinde en önemli noktalardan biri, iş süreçleri için son derece kritik işlevlere sahip olan uygulamaların performansını artırmak olduğu için, bu tür ürün ve çözümler, kurumlara ve hizmet sağlayıcılara depolama altyapılarını modernize etme ve daha verimli kullanma fırsatı tanıyacak şekilde geliştiriliyor. Bu süreçte aynı zamanda gerçek zamanlı iş önceliklerine hızla yanıt verebilecek esnekliği de kazanmış oluyorlar.
Tümleşik depolama sistemleri sayesinde tek bir platform üzerinden çok daha yüksek performanslı ve etkili bir biçimde verilerini yönetebiliyorlar; hizmet otomasyonu ve analitikler düzeyinde, kendi kendini yöneten depolama, depolama altyapısında uçtan uca erişilebilirlik veri kontrolü, otomatikleştirme ve analiz işlevleriyle kapasiteyi sorumsuz bir şekilde ölçeklendiriyorlar.
Dolayısıyla rekabet avantajı kazanmak ve büyük veri başta olmak üzere iç içe geçmiş BT trendlerinden daha fazlasını almak için geleceğin teknolojilerini yakından takip edip benimsemek gerekiyor.
Büyük veri ve bulut teknolojileri bir arada harikalar yaratıyor!
Bulut ile entegre edilen büyük veri çözümleri, farklı formatlardaki çok boyutlu ham veri kaynaklarını, birçok farklı sektör ve işletme için yeni kavrayışlar oluşturmaya yardımcı oluyor; işletmelerin aksiyona dönüştürülebilir şekilde doğru kararlar almasını sağlıyor. NetApp olarak, bu çözümleri kullanıp geleceğe yatırım yapan ve dünya çapında başarı hikâyelerine imza atan pek çok işletmeyi örnek olarak sektörlere göre sıralayabiliriz:
Sağlık – Sağlık sektörü bu teknolojilerin her geçen gün daha fazla benimsenmesi sonucunda reaktif yaklaşımlardan proaktif yaklaşımlara doğru ciddi bir kazanım elde ediyor. Örneğin; Intermountain Healthcare, Büyük Veri zorluklarını aşmak için Deploy NetApp ile birlikte sanal alan kullanımı, veri tekilleştirme, Flash Cache ve Flash Pool çözümlerimizi kullanarak depolama maliyetlerinden 3 milyon dolar tasarruf etti.
Bankacılık – Türkiye’den bir örnek vermek gerekirse, Halkbank NetApp, Vmware ve Cisco çözümleri sayesinde, müşterilerine 7/24 hizmet vermeye, yeni hizmetlerin pazara sürüm süresini kısaltmaya ve yasal düzenlemelere uyumluluk sağlamak için felaket kurtarma ile iş sürekliliği mekanizmalarını devreye sokmaya başladı.
Mücevher – Yine Türkiye’den Atasay Kuyumculuk, NetApp ve WMVare çözümlerini kullanarak son derece güvenilir ve hızlı bir özel bulut altyapısı oluşturdu ve depolama operasyonlarından yüzde 45 oranında tasarruf ederken, yedekleme hızını da yüzde 85 oranında artırdı. Aynı zamanda NetApp Entegre Veri Veri Koruma altyapısını da güçlendirmiş oldu.
Telekom – Bu sektördeki pek çok sayısız örnekten biri, Kuveyt merkezli Zajil Telecom şirketi. Şirket, Citrix CloudPlatform ile birlikte NetApp FlexPod Datacenter çözümünü tercih ederek pazara sürüm süresini yalnızca üç haftaya indirdi.
Emlak – Avustralya emlak piyasası araştırma şirketlerinden CoreLogic, NetApp’ın All-Flash Array sistemini kullanarak veri işleme sürelerini üç saatten 50 dakikaya indirmeyi, yani yüzde 70 oranında azaltmayı başardı. Bu da değerli emlak verilerine daha hızlı erişim sağlarken müşterilerine de daha iyi ve hızlı hizmet vermelerine yardımcı oldu.
Film – Dev bütçelere sahip gişe rekorları kıran filmlerin verileri de büyük oluyor. Avatar ve Lord of the Rings üçlemesinin özel efektlerini yapan Yeni Zelandalı altı yapım şirketinden dördü, yüksek performans gerektiren ve dev boyutlarda veri meydana getiren görsel efektlerin işlenmesi ve film animasyonlarının yapılması için dünyanın bir numaralı işletim sistemli olarak anılan NetApp clustered Data ONTAP’ı, NetApp® E-Serisi ve EF-Serileri ile birlikte kullanıyor. Bu teknolojilerle gişe rekorları kıran filmlere imza atıyorlar.
NetApp’tan sıcak sıcak…
Veri depolama ve yönetimi alanında dünyanın önde gelen şirketlerinden biri olarak, geleceğin teknolojileri ve müşterilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda, son zamanlarda inovasyona dayalı ürün stratejilerimizin temelinde yatan performans ve hız odaklı hibrit Flash ürün grubumuza odaklanarak kurumsal kullanıcılarımızın verinin hızına yetişmelerini sağlayacak atılımlar yapıyoruz.
Geçtiğimiz günlerde Depolama Performans Konseyi (SPC) tarafından hazırlanan SPC-1 raporunda All-Flash array sistemler arasında fiyat-performans üstünlüğüyle fark yaratan yeni EF5600 da bunlardan biri. Bir milisaniyenin altındaki ortalama tepki süresiyle dikkat çeken yeni çözümümüz sayesinde işletmeler, hem kesintisiz, yüksek performans hem de tutarlı tepki süreleri elde ederek işlemeye uygun sonuçları ve doğru kararları çok daha hızlı alabiliyor, müşterilerine de en kısa sürede geri dönüş yapabiliyorlar. E-posta, SharePoint, HPC, OLAP, veri ambarı ve video gibi kapasite yoğunluğu olan uygulamalar için düşük maliyetli yüksek performans sunan NetApp E-Serisi’nin en yeni hibrid üyesi E560 da, hem Flash hem de disk desteği veriyor ve hızıyla fark yaratıyor.
Yeni dönemde hayata geçirdiğimiz Data Fabric vizyonu ve 80 Milyon Dolarlık satın almayla NetApp’a geçen bulut depolama entegrasyonunda lider SteelStore ürün grubu da yüksek performanslı ve güvenilir iş süreçlerine hizmet eden adımlarımızdan ikisi. NetApp olarak devreye soktuğumuz bu çözümler, verinin bir buluttan diğerine kolaylıkla ve güvenle taşınmasını, kesintisiz ve sorunsuz bir şekilde heterojen bir yedekleme ile yönetilmesini sağlayacak. SDS destekli, hızlı ve güvenilir Data Fabric mimarimiz sayesinde işletmeler, kendi BT sistemleriyle seçtikleri bulut hizmetleri arasında güvenli bir köprü kuracak. Data Fabric mimarisini, özellikle bulutun avantajlarını artıracak teknolojilerden biri olan hibrid bulut sistemleri için geliştirdik. Sunduğumuz bu çözüm, müşterilerimizin mevcut BT altyapılarını maliyet avantajı ve esneklik açısından iyileştiriyor ve iş etkisini artırıyor. Farklı donanımlara yüklenebilen ve zengin otomasyon kabiliyetiyle ön plana çıkan Yazılım Tanımlı Depolama (SDS) da, artık buluta geçiş yaparak işletmelerin kendi sistemleriyle bulut ortamları arasında kapsamlı bir veri yapısı (data fabric) oluşturmaya başlıyor.